Öğrencilerin tatil heyecanı başladı
İlköğretim okulları ile liselerde okuyan yaklaşık 14 milyon öğrenciyi 25 Ocak 2008'de başlayacak yarıyıl tatili heyecanı sardı. İlk dönem karnelerini alacak öğrenciler, ikinci yarı için 11 Şubat'ta tekrar dersbaşı yapacak. İlköğretim ve liselerde okuyan 14 milyon öğrenci, ilk dönem karnelerini Cuma günü alacak. Tatilde öğrencilere ödev verilmeyecek.
YOĞUN SINAVLI DÖNEM
İkinci dönemde, öğrencilerin geleceğini belirleyecek sınavlar yapılacak. MEB tarafından bu sene ilk kez uygulanacak olan SBS, 21-22 Haziran 2008 tarihlerinde yapılacak. Bu yıl sonuncusu yapılacak OKS'nin tarihi ise 8 Haziran 2008. 5, 9, 10 ve 11. sınıflarında okuyan öğrencilerin katıldığı DPY–A sınavı 4 Mayıs 2008'de, 6 ve 7. sınıfların katılacağı DPY-B sınavı da SBS ile beraber 21-22 Haziran tarihlerinde yapılacak.
SBS ile 6 ve 7. sınıfların katılacağı DPY-B sınavı başvuruları ise eğitim öğretim ikinci döneminin başlangıç tarihi olan 11 Şubat’ta başlayacak ve 22 Şubat’ta sona erecek. OKS başvuruları da 10-28 Mart 2008 tarihleri arasında yapılacak.
5, 9, 10 ve 11. sınıfların katılacağı DPY-B sınavına başvuruları, 14-25 Ocak 2008 tarihlerinde yapılacak.
LİSELER MEZUN VERMEYECEK
Bu yılın en önemli özelliklerinden biri de; MEB'in 2004 yılında genel liselerin eğitiminin 4 yıla çıkarması nedeniyle genel liselerin mezun vermeyecek olması.
Bu yıl sadece Anadolu Liseleri, Fen Liseleri, Anadolu Teknik Liseleri, Güzel Sanatlar Liseleri ve Anadolu Öğretmen Liseleri mezun verecek. Bu nedenle ÖSS'ye katılımda önemli düşüş yaşancak.
2007-2008 eğitim yılında ikinci dönem 11 Şubat 2008'de başlayacak, son ders zili ise 13 Haziran 2008'de çalacak.
VELİLERE "ZAYIF"LI KARNE UYARISI
Bu arada yarıyıl tatilinde karnesinde zayıf olacak öğrenciler için, uzmanlar velileri bir kez daha uyardı. Her karne döneminde tatsızlıklar ve üzücü durumlar yaşandığını belirten Ankara Gazi Üniversitesi Çocuk Psikiyatrisi Bölümü öğretim üyesi Prof.Dr.Selahattin Şenol, "Neden kötü karne getirdin?" sorusuyla sıkıntının başladığını söyledi.
Şenol, "Böylece bilgi edinmede zorluk çeken çocuğun, öz saygı geliştirmesi ve kendine güveni de tehlikeye girmektedir. Bu ise farklı gelişim dönemindeki çocuk ve gençlerde, beklenmedik davranışların sergilenmesine yol açmaktadır. Anne baba tepkileri ya da içinde bulundukları bu olumsuz duygular nedeniyle çocuk ve gençler zaman zaman medyadan da izlediğimiz üzücü sonuçlara yol açan davranışlar sergilemektedirler" dedi.
Prof. Dr. Şenol, her çocuğun içinde bulunduğu gelişim dönemine ve yeteneğine göre başarısının değişebileceğini söyledi. Ebeveynlerin eğitim yılı içinde okul ve öğretmen ile yeterince işbirliği yaptığı takdirde, çocuğun sınıf içindeki düzeyini ve nasıl bir karne alacağının da tahmin edilebileceğini belirten Şenol, “Bu nedenle başarısızlık durumunda sonuçtan çok bu sonuca nasıl gelindiğinin değerlendirilmesi önemlidir" diye konuştu. Prof. Şenol, çocuğu kötü karne getiren velilere seslenerek “Başarısız bir karne ile karşılaşan aile ve çocuğun yaşadığı üzüntüleri bitirip, böyle bir sonucu yeniden yaşamamak için birlikte nedenleri gözden geçirmeleri ve çözümler üretmeleri gerekmektedir" dedi.